Çarşamba Toplantısı
Sefer Güvenç
TÜRKIYE VE YUNANISTAN’DA MÜBADILLERIN ÖRGÜTLENMESI:
LOZAN MÜBADILLERI VAKFI ÖRNEĞI
18. yüzyılın sonlarından itibaren Osmanlı İmparatorluğu’nun yönetiminden çıkan topraklardaki sivil halk, sürekli savaşlar nedeniyle doğdukları toprakları kitleler halinde terk etmek zorunda kalmıştır. 1821 Mora Ayaklanması, 1856 Kırım Savaşı, 1864 Rus-Kafkas Savaşı, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı ( 93 Harbi), 1896-1897 Girit Ayaklanmaları, 1912-1913 Balkan Savaşları, 1914-1918 Birinci Dünya Savaşı, 1919-1922 Türk-Yunan Savaşı sonucu meydana gelen kitlesel göçler, belleklerde derin izler bırakmıştır. Bu kitlesel göçlerin en önemlilerinden biri hiç kuşkusuz 30 Ocak 1923 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti ile Yunanistan Hükümeti arasında Lozan’da imzalanan Nüfus Mübadelesi Sözleşmesi ile gerçekleşen zorunlu göç uygulamasıdır. Zorunlu göçü içeren bu sözleşme ile iki milyon civarında insan yurtlarından kopartılarak, yeni yerleşim bölgelerinde yaşamaya mecbur edildi. Tarihimizdeki bu kitlesel ve zorunlu göçe kısaca “mübadele”, mübadeleyle gelen kişilere de “mübadil” denmektedir. Aynı dine mensup olmalarına karşın farklı kültürden gelmeleri, bazılarının geldikleri ülkenin dilini konuşamamaları, iklim şartları, ekonomik ve sosyal konumlarının değişmesi gibi nedenlerle mübadiller her iki ülkede de uzun süre uyum güçlüğü çekmişlerdir. Rum Ortodoks mübadillerin yaşadığı dram gerek Yunanistan’da gerekse Yunanistan dışında tarihçiler, sosyal bilimciler, sanatçılar, edebiyatçılar tarafından ele alınmıştır. Türkiye’de ise yakın zamana kadar mübadele konusuna birkaç tarihçi ve sosyal bilimcinin dışında pek eğilen olmamıştır. Yunanistan’a giden Rum Ortodoksların mübadeleden hemen sonra dernekler kurarak örgütlendikleri görülür.
Türkiye’deki ilk mübadil cemiyeti, 24 Eylül 1923 tarihinde Makedonya ve Şarki Makedonya Cemiyetlerinin birleşmesi ile kuruluyor. Bu cemiyetin dışında Lozan Mübadilleri Vakfı kuruluncaya kadar başka bir mübadil örgütlenmesi ortaya çıkmamıştır. Lozan Mübadilleri Vakfı, 17 Ağustos 1999’da meydana gelen Körfez depremi ve 7 Eylül’de meydana gelen Atina depremi sonrasında iki halk arasında kendiliğinden gelişen dostluk ortamına katkıda bulunmak amacıyla kurulmuştur. 23 kurucu üyenin katılımı ile 2001 yılında kurulan Lozan Mübadilleri Vakfı bir yıl içinde 65 üyeye ulaştı. Vakfın amacı; mübadillerin, kültür, sanat ve folklorik değerlerini korumak ve yaşatmak, yakın tarihimizi ve mübadeleyi bilimsel olarak araştırmak, belgelemek, mübadillerin geride bıraktıkları insanlık mirası olan kültür varlıklarının korunması için çaba göstermek, Türkiye ve Yunanistan halkları arasındaki dostluk, sevgi ve işbirliğini geliştirmek ve barış kültürünün yerleşmesi için çaba göstermektir. Vakfın son dönemde ses getiren çalışmaları arasında şunlar sayılabilir: İstanbul’u değişik tarihlerde terk ederek Yunanistan’a yerleşen 47 kişi ile yapılan derinlemesine görüşmeleri içeren “İstanbul’a Özlem, Hasretim İstanbul” projesi (2010), Türkiye’nin ilk göç temalı müzesi olan Mübadele Müzesi (2010), Mübadele Müzesi, Mübadele Öncesi ve Sonrası Eski ve Yeni Adları ile Kuzey Yunanistan Yer Adları Atlası (2010).
Bu sayfa Research Center for International Relations tarafından en son 27.03.2019 10:28:03 tarihinde güncellenmiştir.